Kristeva, Julia

(doğ. 1941), özellikle 1970’li yıllarda Fransa’da yazınsal ve göstergebilimsel incelemelere bir canlılık getirdi. F. de Saussure, M. Bahtin, S. Freud (1856-1939), J. Lacan (1901-1981), L. Althusser (doğ. 1918), E. Husserl, M. Heidegger, N. Chomsky, S.K. Şamyan gibi birçok felsefeci, psikanalizci, dil kuramcısının kavram ve görüşlerinden dönem dönem yararlanan J. Kristeva, göstergebilimi eleştirel bir bilim ve/ya da bilimin eleştirisi olarak görür.

1960’ ta kurulan ve uzun yıllar Fransız yazarı Ph. Sollers’in (doğ. 1936) yönettiği Tel Quel dergisindeki dil ve metin kuramına ilişkin yazılarıyla dikkati çeken J. Kristeva, göstergebilimle ilgili yazılarını Semeiotike Recherches pour une sémanalyse (Göstergebilim. Bir Anlamçözüm İçin Araştırmalar) [1969] adlı kitabında topladı. Böylece anlamın üretimi sorununu bir ölçüde psikanalize bağladı.

M Bahtin’den metinlerarası ilişkiler kavramını alarak geliştirdi. Bu arada anlamçözüm kuramına bağlı olarak metni iki açıdan ele alan bir kavram ikilisi ortaya attı: üretilen metin (génotexte),  üretilmiş metin (phénotexte).  Üretilen metin, metnin üretildiği düzeyi, yani doğrudan üretim aşamasını belirtirken, üretilmiş metin, üretimi bitmiş, sonuçlanmış metin düzeyini gösterir. Yaratım olgusu yerine üretim olgusuna ağırlık veren J. Kristeva, incelemelerinde (sözgelimi roman metnine) N. Chomsky’nin dönüşüm örnekçesini uygularken, bir yandan metnin kendi iç çalışmasını dikkate almış, bir yandan da toplumsal bağıntıları değerlendirmiştir. Ama bir süre sonra dönüşüm kuramının yetersizliğini görmüş ve işin içine bir metnin, başka metinlerin kavşak, birleşme noktasında olduğunu gösteren metinlerarası ilişkiler, kavramını katmıştır. Böylece, J. Kristeva, bir metnin hem tarihi görüp okuduğunu, hem de tarihin içinde yer aldığını, buna bağlı olarak da göstergebilimin, metinleri öbür metinler içinde yani toplum ve tarih içinde değerlendireceğine inanır. J. Kristeva’nın yaklaşımındaki ilgi çekici yanların başında göstergebilime değişik alanlara özgü kavram, ilke ve bakış açılarını getirmesi olmuştur. Kuşkusuz bu özellik, J. Kristeva’yı seçmecilikle yetinen bir kişi yapmamış, tam tersine, yararlandığı kavram ve ilkeleri kendi kuramsal örnekçesi içinde birleştirmeyi bilen bir araştırmacı durumuna getirmiştir.

Kısacası söylemleri, bireyin ruhsal özelliklerini göz önünde bulundurarak incelemeyi amaçlayan ve dili anlam üretimi ve dönüşümü olarak ele almak isteyen J. Kristeva’nın göstergebilimle ilgili öbür yapıtları arasında şunları sayabiliriz: Le texte du roman (Romanın Metni) [1970] La révolution du langage poétique (Şiirsel Dilin Devrimi) [1974] Le langage, cet inconnu (Şu Bilinmeyen Dil) [1981] vb.
 (Rifat:1990:103)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder